Sevmek..  

Posted by: yıldızlarabakarak...

Bir şiir buldum geçenlerde eski defterleri karıştırırken :)

not defterime yapıştırmışım, kırmızı zemin üzerine beyaz harflerle yazılmış bir aşk şiiri.. kısacık :) bir cümle belki toparlasan :)
başına '' sevmek...'' yazmışım. içinde de sevmek geçiyo zaten, duygulandım... çok hassasım şu günlerde.. rüyalara da takılır oldum, hayrola ne oluyor ki bana :S


o gelincik tarlasına ne oldu ki... ne kadar düşünsem de bir türlü ulaşamıyorum... gelinciklerin yerinde kapana kısılmış beni gördüm.. yalnız da değildim hani.. neyse, sonraya saklamalıyım belki de, güzelim şiiri benim garip gurup rüyalarımla bozmamalıyım. ama içimde kaldı işte.. sonra anlatırım :) zaferin dediği gibi, rüyalarımı da yazmaya karar verdim ben :)

ama önce şiir:

Sevmek...
saçak altına sığınmış
göçmen kuşun
kartanecikleri arasında düşen
beyaz tüyünü de
görebilmek

işte sevmek =]

sunay akın






gülümse =) -CaNSu  

Posted by: yıldızlarabakarak...


çünkü hakediyorsun =)

yağmurdan sonra-CanSu  

Posted by: yıldızlarabakarak... in ,


pembe bir defter kapağı... üzerinde tüylü pembe kalpleri olan.. defteri eline aldığında ilk olarak ne düşünürsün hakkında?
sevgiler yazılmıştır, kim bilir ne kadar çok umut yüklenmiştir satırlarına...
mutluluklarını da, hüzünlerini de yazarsın sayfa sayfa. ilk sayfaya bulutlar çizersin, masmavi.. fotoğraflar yapıştırırsın.. anılarını yazarsın.
gün gelir
senin hüznüne de sırdaşlık eder... yazarsın da yazarsın..olur ya, ''aşk'' yazdığın kelimelerin ıslanır gözyaşınla... yağmur yağdırırsın içindeki tertemiz gelincik tarlasına. bir sonraki sayfayı çevirirsin, aylar önce,defteri ilk aldığın zaman çizdiğin resmi; çiçeklerin içinde koşan kırmızı elbiseli küçük kız resmini görürsün =) işte o an silersin gözyaşlarını; çünkü o resmi çizen de sensin, defterinin yapraklarını gözyaşlarınla sulayan da... o an tekrar inanırsın kendine, güneş açar işte gökyüzünde... 'yağmurdan sonra' açan güneş gibisi yoktur ki... gökkuşağını görürsün, mis gibi toprak kokusunu duyarsın.. ve en önemlisi, 'sen', yeniden, sen! olursun. zaman sonra anlarsın ki o yağmurlar senin gelincik tarlanı beslemiş, güçlendirmiştir, yeniden kırmızıya boyamana yardım etmiştir gelincik yapraklarını. yağmur yağarken yalnız hissedersin,o an gözlerin görmez işte, sen yeniden umutla dolana kadar bakmamışsındır etrafına, ama sevdiklerin yağmurda da hep yanında olmuştur =)
hayat öyle ilginçmiş ki, ne yaşarsan yaşa,acıyı atlatma gücü verirmiş insana.. ve yine öyle ilginçmiş ki, daha çok güçlendirirmiş insanı her defasında. yeter ki sen kendine güvenecekmişsin, inanacakmışsın :)

Mektubundan bir satır-huLYA  

Posted by: bodrumpenceresi

Defterlere.. sıralara.. boş kağtlara yazdığm günlerdir içimde yankılanan o cümle.. ''İkimizden biri vazgeçene kadar..'' Öyle demişsin bana yazdığın mektupta.. Eskileri karıştırırken bir anda gözüme çarptı işte..''İkimizden biri vazgeçene kadar sevmekten, seni asla bırakmam'' Vazgeçişler bu kadar erken mi olmalı diye soruyorum kendime sürekli.. İnsan vazgeçebilir mi sevgisinden..Sevgiliden vazgeçmek bir derece daha anlaşılır geliyor da.. Sevgiden vazgeçmek olacak iş midir bilmiyorum. Tamam hep bildim ömür boyu diye başlayan sözlerin en nüyük yalanlar olduğunu. Bir keresinde bana demiştin yaömrümün sonuna dek seveceğim seni diye.. Ben de ''Bir daha bunu söyleme,ömür boyu verilen sözler asla tutulmaz!!Beni sevdiğin sürece...'' demiştim ya. Bu yüzdendi işte. Sahi hatırlıyor musun dediğimi? Hatırlamıyorsun biliyorum.Bir yazıda neden bu kadar çok biliyorum kullanıyorsamk.. Aslna bakarsan hiçbir şey bilmiyorum artık sana ve aşka dair. Zaten bilmediğim içindi ya bunca üzüntü bunca ayrlıklar. Ne yapayım senden öğrenmiştim her şeyi.Hatalarımdan dolayı suçlama beni. Küçük bir çocuk ne bilebilir ki aşka dair. Beraber öğreniyorduk. Hatalarımdan dolayı vazgeçmiş olamassın benden. Çocuktuk evet,ama sevdik nihayetinde. Bir insan sevdiğinden hata yaptı diye vazgeçemez sakın bunu söyleme.. Hele bu hatalar kum taneleri kadar küçükse..Korktum de sevmekten. Daha fazla sorumluluk alamadım.. Elimi taşın altına koyamadım korktum de hadi.. Ya da deme ne olursun.. Sevmiyorum deme...Ama sevmiyorsun sonuçta.. Ne diyebilirsin.. Ben ne diyebilirim? Geri gel diyemem.. Sev beni yeniden.. Diyemem ki.Çünkü sen vazgeçtin benden. Sevginden vazgeçtin sen... Ama her şeye rağmen ben vazgeçmiyorum sevmekten. Senden uzakta yaşamayı kabul ederim amaSevgimi kimselere bırakmam. Senden ve seninle geçirdiğim her anımdan geriye kalan en önemlim o,kıymetlim.Biri sahip çıkmalı ona. Çok yıprandı kırıldı ama o masum olandı. Hatalarımızı ona yükleyip de arkama bakmadan gidemem. ''İnsan aşkı bulduğunda değil kaybettiğinde anlıyor'' derler ya hani.. Çok doğru .. Ben seni kaybettiğimde anladım.Peki nasıl oluyor da sen ben gidince beni sevmediğini anlıyorsun. Hiç mi sevmedin diye soracağım.. Soramıyorum. Bu da sana yapacağım en büyük yanlış olur herhalde. Biliyorum beni sevdin ve minnettarım sana ama diyorum ya nasıl vazgeçtin sevginden.
Anlamıyorum. Neyse işte bazen kabullenmek gerekiyor.
Dediğin gibi
''İkimizden biri vazgeçene kadar ''
Ve sen vazgeçtin benden.

ben geldim!! - CanSu =)  

Posted by: yıldızlarabakarak...

aylinin ben eskeşihir'de bile yokkenki yazılarını okudum, ne kadar uzak kaldım, ne kadar çok uzak kalmışım derken ''ben de yazmalıyım artık!'' dedim, valla ;)
bi de''çok özledim seni kuzum yaa ''desinler ne isterim ki başka dimi =)
şaka maka, bir ay oldu ben bloga girmeyeli.neler neler yazılmış =) işim zor tabi ;) istekler gelmiş, yazma isteği doğdu benim içimde de =)
hoşbuldumm!! :D
hissettiklerimi yazacaktım başta, öyle düşünüp açmıştım kayıt kısmını. bu arada çok merak ettiğim bşi var aylin- ''sahuuur'' da sözettiğin planı acayip merak ettim ve onun benimle olan ilgisini de çözemedim pek ;P yorum da yazmaya çalıştım ama benim k0nuşma hakkımı elimden almışlar yorum yazamıyorum :D:D
demek istediğim şu vardı: eskişehir, benim şehrim, seni sırf içinde barındırdıkların için bu kadar çok sevmem beni aşırı duygusal yapar mı? ;) koşa koşa geldim sana, hala da sevmekle bitiremiyorum seni.. öyle yerler var ki, şimdi elimden gelse, gidebilsem koşacağım yine , zaman tanımadan.. =) tabi ki o da hala beni orada bekliyorsa ;) alınma ama seni onun için çok seviyorum =) 'O'nun için...

kendine iyi bak-alıntıdır  

Posted by: bodrumpenceresi

kendine iyi bak
“Kendine iyi bak” bir "veda" değil "elveda" cümlesidir çoğu zaman. O üç kelimeden çok daha fazlasını gizler içinde... "Kendine iyi bak. Çünkü bundan sonra ben yanında olmayacağım. Olamayacağım. İstesem de istemesem de. Sevdim bir zamanlar seni, hala seviyorum ve benden sonra da mutlu olmanı istiyorum. Olur da bir gün dönersem seni iyi bulmak istiyorum.“ “Kendine iyi bak. Çünkü bundan sonra kendinden başkası olmayacak yanında sana bakacak. Ben olmayacağım. Kendine iyi bak ve beni düşünme. Çünkü ben de seni düşünmeyeceğim artık. Arama sakın beni, yazma, çünkü ben yazmayacağım. Sil beni yüreğinden, çünkü ben sileceğim. Fakat, yaşanılan, paylaşılan güzel şeyler hatırına sana yürekten mutluluklar diliyorum. Ve ben bir daha dönmemek üzere gidiyorum.” Kendine iyi bak. Aramızda geçen herşeye rağmen benden sonra iyi olduğunu bilmeyi tercih ederim. Aslında bilmem çok önemli değil, iyi olduğunu varsayacağım ben. Seni bir daha asla görmemek üzere gidiyorum ben, seni kendinle başbaşa, yapayalnız bırakıyorum ben. Biliyorum kendini bırakacaksın benden sonra, o yüzden iyi bak diyorum. Aslına bakarsan, çok da fazla umursamıyorum."" "Kendine iyi bak derler ve giderler. Tutkuyla sevenler, bazen birden fazla söylerler bunu. Çünkü onları ayırmak, eti tırnaktan ayırmak gibidir. Kolay kolay kopamaz onlar, süreç çok acı vericidir, yürek parçalıyıcıdır. Her seferinde azalan umutlarla geri döner ve yine “Kendine İyi Bak” gözleriyle ayrılırlar. Ta ki umut da, sevgi de tükeninceye kadar…Ta ki son elveda mezar sessizliğine bürününceye kadar… Tutkunun ötesinde sevenler, bir kez “Kendine İyi Bak “ derler ve giderler. Onlar eti tırnaktan ayırmak yerine ölümü yeğlerler. Onlar bu acıyı bir kezden fazla kaldıramayacaklarını bilirler. Kendine iyi bak derler ve giderler. Bu sözlerin içinde ihanet yok, hiç bir zaman olamaz derler ve giderler. En büyük ihanet değil midir aslında seni seveni, ihtiyacı olanı yüzüstü bırakıp gitmek. "Kendine iyi bak" derler ve giderler. Seni suskunluğa mahkum edip giderler. Seni parçalara ayırıp, en büyük parçayı yanlarına alıp giderler. Seni senden alıp giderler. Daha kötüsü suçlayamazsın onları tüm bunlar için. Kendine iyi bak deyip gidenin geçerli bir nedeni vardır elbet. Suçlatmaz kendini. Savaşmadıkları için kızarsın ama suçlayamazsın. Savaşmışlarsa, yenildikleri için kızarsın ama suçlayamazsın. Yenildiğin için kızarsın ama suçlayamazsın… Ayrılığın kaçınılmazlığına inandırır seni, "kendine iyi bak" derler ve giderler. Elinden umutlarını, düşlerini, sevgilerini alıp giderler. Bir tek anıları bırakırlar geride, bir de hatırladıkça gözyaşlarına boğulasın diye unutulmayan nağmeler. Arkalarına bakmadan çekip giderler eğer yalnız kalmışsan, çünkü insafsızlıklarını görmek istemezler. Herşey o saniye orada bitsin, kapansın bu sayfa isterler. "Bitti" diyemedikleri için, "kendine iyi bak" derler. "Kırıldım ve affedemiyorum" diyemedikleri için "kendine iyi bak" derler. "Seni istemiyorum artık, hayatımdan çıkaracağım ama bil ki hiç unutmayacağım" diyemedikleri için kendine iyi bak derler. "Biliyorum çok kanayacaksın ama daha iyisini yapamıyorum" diyemedikleri için "kendine iyi bak" derler. Vicdanlarını rahatlatmak için kendine iyi bak derler, çünkü o kan uzun süre akacaktır ve o yara asla kapanmayacaktır, bilirler. Kendine iyi bak bir noktadır çoğu zaman. Kendine iyi bak deme bana, sadece kötülükler noktalansın isterim ben. Oysa sen iyisin… Sen gözümdeki ışık, dudağımdaki tebessüm, sen içimdeki sevinçssin. Sen hayatıma renk katan, sen yüreğimdeki çarpıntı, sen hayatımdaki neşesin. Sen yolumu aydınlatan, sen dert ortağım, sen gönül yoldaşım, sen bir tanesin. "Kendine iyi bak" deme bana. Nokta koyma. Keşke böyle yaşanmasaydı bazı şeyler, keşke affedebilsen beni, keşke ben de affedebilsem… Keşke döndürebilsek zamanı geriye. Keşke bugünkü aklımızla yaşasak herşeyi baştan. Nafile... Ama yine de, gitmesen olmaz mı? Bitmesek olmaz mı? Sen eksikken, ben nasıl tam olurum? Senden kalan boşluğu kimlerle doldururum? Savaşsak, aramıza giren şeytanla olmaz mı? Hani büyük aşklar her türlü engeli aşardı, hani gerçek dostluklar her sınavı geçerdi, hani sevgi eninde sonunda kazanırdı? Hani hayatta hiç kirlenmeyecek değerler vardı? Hani en büyük zaferler, en kanlı savaşların ardından kazanılırdı? Bunların hepsi yalan mı? Sahiden..., gitmesen olmaz mı? Bitmesek olmaz mı?………. Peki o zaman. Senin istediğn gibi olsn. Öyleyse...Sen de "KENDİNE İYİ BAK." Kendine Iyi Bak derler, kurşunu kafana sıkıp giderler.

duyguların arasında-CanSu  

Posted by: yıldızlarabakarak...


''yalnızlık yoldaşınız olmasın''

Bir önceki yazımdan başlıyorum bu kez. yalnızlıkla yalnız kalmayalım iyi de hoş da,ilişkilerimiz de bizi yıpratmıyor mu sanki? Cevaplarını merak ettiğim öyle çok sorum var ki.

Enesin yazısını okudum az önce.. ''sadece mutlu olmak için yaşamak..''tan bahsediyordu. 'ne güzel' demiştim,' yanında biri olunca mutlu olunur.. mutlu olmak için yaşamalıyım.. sevgilerimi ertelememeliyim..'

Peki neden ben hala yarım seviniyorum? diğer yarım nerde?.. sevildiğimi bildiğim halde neden sevinemiyorum?

öyle garip bir hal ki bu... küçükken ne kolaydı, o istediğimiz oyuncağa ulaştığımızda dünyalar bizim oluyordu. ve birden fazla oyuncağımız olmasıyla mutluluğumuz kat be kat artıyordu.. yüreğimizde hepsi için mutlaka bir yer vardı...
belki oyuncak örneği yanlış oldu ama şimdi kalbimi gerçek sevgilere bırakıyorum.. aklım,her sevgi için kalbini böl diyor.. hakedenden oy kullanıyor... Kalbim ne diyor??

hülyaya duyguların arasında kalma diyorum ama şu halime bak kendime bile çare bulamıyorum :)

Öyle ilginç bir haldeyim ki, canım arkadaşlarımla harika günler geçirirken bile gözüm gölgelenebiliyor... keşke elimde olsa da o gölgelerden kurtulabilsem...

aylinle ekini de özledim zaten :S

Ve işin garibi: sevmekten korkuyorum.. aşık olmaktan.. mutlu olmak istiyorum,evet dersem mutlu olacağımı bile bile bahaneler uyduruyorum.. sonra da gidenin ardından öylece bakakalıyorum,sızlanıyorum ve yine yalnızlığımla yalnız... sessizlikle birlikte...

hem de yanımda olduğunu bile hissedemeden...yanında olduğumu bile hissettiremeden...

satırların omzuna yasladım bu kez başımı.. yavaş yavaş ağlarken... kalbimin yarısı safça ve hafiften sevinirken, yarısı ağlarken...

huLYA&CaNSu  

Posted by: bodrumpenceresi


Beklenmeyen- CanSu  

Posted by: yıldızlarabakarak...


dang! yine bir duvara çarptım...

her şey ne kadar da güzel derken.. günün mimarlarından olmadığı için sanki bile bile aklımı karıştıran biri... bir anda size hesap soruyor.. cevap vermenize dahi izin vermiyor.. iki cümle... sadece iki cümleyle allak bullak bi halde bırakıp gidiyor konuşmayı...benim bencilliğimden bahsederken ..nasıl olur da kendisinin bencillik ettiğinin farkına varamıyor?


bu kez kendi bencilliğim olmamalı neden.. yetemiyorum.. kendi mutluluklarıma bile tam sevinemezken bir başkasını mutlu etmek için nasıl yetebilir ki bi insan?..

bunları o kişiye söyleyemezsiniz.. artık uğraşmaya gücüm yok da diyemezsiniz... ''işte insan böyle kendinden harcar''
elimden gelen tek şey olarak susacağım... benimle bir daha asla konuşmayacağını bile bile de olsa...

yalnızlık yoldaşınız olmasın...

Gece Vakti-CaNsu&huLYA  

Posted by: bodrumpenceresi

BU YAZI DAHA ÖNCEDEN KURGULANMAMIŞTIR. SADECE BİR DERTLEŞME
KONUŞMASIYDI DAHA SONRA BLOGTA YAYINLAMAK İSTEDİK...
İYİ OKUMALAR.. :)
Kişi ve kurumlar tamamen gerçektir !! :)

''yalnız sen anı yaşamazsın, an ve o an ordakiler de seni yaşar..
ama sadece bi an değilse yaşananlar...''
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] sence bu söz neyi anlatıo ve
sende neyi düşündürüyor
huLYA - sadece son cümle bana çok fazla şey düşündürdü açıkçası
huLYA - sadece bir an değil yaşananlar.. ve ayrılıklar da 1 anda unutulmuyor
huLYA - ne yazıkki
huLYA - ama sevdiinle geçirdiin 1 an ble sadece 1 an olmuyor ki
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] :) öyle
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] öyle yoğun ki..
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] soluduğun ortak hava..
huLYA yetio
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] baktığın yerler
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] sevdiğin ordaysa hepsi ayrı yer edinio sende
huLYA - her yerde bir anın oluyo
huLYA - tramvaya bniosun
huLYA kimselere görünmeden elini tutmak için urastıın zamanları
huLYA - :) gece konserden dönerken sarılıp yürüdüünü dşünüosn
huLYA - anıların sonu gelmioki
huLYA - en zoru da o.. her şey onunla doluo
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] ne kadar varsa hepsi kazınıo çünkü
huLYA aynen öyle..
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] ben kokuları unutamıyorum..
huLYA eksi 10 derece havada sadece elini tutup ısındıın zmanı..
saatlerce o havada bekleyip gene de üşümediini düşünüosun
huLYA kokular mümkün deil :)
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] onun kokusu.. hani başını omzuna yaslarsın ya
huLYA aynen öyle.. güven verio :)
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] aynen..
huLYA - o sana aitmiş gibi.. kimsenn senin kdr yakından duyamıcaı bi koku.
anneler bosuna mı koklar evlatlarını severken
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] h evet =)
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] aitlik duygusu
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] öyle bir şey ki
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] ama insan sanki sona yaklaştığını hissedio
huLYA - hissetmez mi
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] - ve neden ki bitiyor sonra
huLYA gerçekten öyle.. bildiin halde yine de alıştıramıosn kendini
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] bazen kendin istemene rağmen..
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] aslında istemiyorsundur ama...
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] ben o konuda hep şanssızdım
huLYA sadece çocukca bi çaba.. kendini karşı tarafa ifade etmek için
seçiosun gitme yolunu
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] ilk hisseden hep ben oldum
huLYA sana kal desin die yapıosun sadece
huLYA ama git dediinde..
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] kesinlikle
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] bir de sen bilirsin lafı var ya
huLYA kalman istediini duymak için ama git dio
huLYA oof o en kötüsü
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] neler götürür insandan..
huLYA aynen öyle..
huLYA arkadas kalalım diorsun yine hayır sevgilim olu beklerken..
sen bilirsin
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] bütün yükü omuzlarına atar ve
inceden git artık der
huLYA aynen öyle.. suçu sana atar ama ortadadır gitmek isteyen
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] nasılsa sen istedin''
huLYA şunu sormaz
huLYA neden istedin
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] o zaman da doğru karar verdiğini anlarsın
huLYA evet :)
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] hiç sormaz..
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] sen yine de belki sorar diye neden sayarsın
huLYA zaten sensizlii kabul etmişse yapılacak bir şey yokturki
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] kendini suçlu hisseder de
kırıldığını anlar da sevgisini hatırlar diye..
huLYA aksine suçlar
huLYA daha çok kırar
huLYA sen yapma dedikçe üstüne gelir
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] suçlu yine sen olursun
karşmdaki adam kim demeye başlarsın
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] hele son zamanlarında.. ilk günleri hatırlarsın..
nasıl da anlıyordu seni?
huLYA evetsuçlu hep sensin.. gidendir suçlu.. niye gidiyorsun demeyen
suçlu deildir ona göre
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] şimdi o kim dersin
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] bu muydu gerçek yüzün...
huLYA evet.. 1 gün ayrılsak kavga etsek ertesi gün
ağlayarak gelir sarılırdı sımsıkı
hiç bitmesin derdi
huLYA smdi nie hiç bitmesinler bitti.. anlamiosun
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] onu bilmiyorum işte ben...
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] anlayamıyorum..
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] başkalarının ilişkileri gelio aklıma
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] şimdiye kadar hepsinde sadece bir kez ayrılık
lafı geçti her seferinde...
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] ne yazık ki giden ben oldum..
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] sabrettiğim ve içimde biriktirdiğim için..
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] kavga ederdik ama özür dilemezlerdi
huLYA ama görünürde giedn sen oluorsun.. o sadece gitmemiş gibi grnüo
asıl gidişleri başlatan o oluo ama anlatamiosn
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] anlatamıyorsun..
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] sevgisi bitip yaralamaya başlıo
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] belki de bir ay dayanıyorsun
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] belki 2...
huLYA evetaşk nefrete gerçekten çok yakın oluo.. en büyük aşklar nefretle
baslamasa da nefretle bitio
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] aynen
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] o kadar yakın ki...
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] incitmeye çok müsait
huLYA yaşananlar ne kdr younsa o kdr şey koparıyo senden biirde..
paylaşımlar ne kdr çoksa o kdr eksiltiyo
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] yaşam alanın daralıyo
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] onunla gittiğin yerlere bile başkasıyla gidemiyorsun en basidi
huLYA zevk alamiosunki hçbişiyden.. gözlerinn içi gülmüo tekrar.. en koyanı da sen bunları hissederek ölmeyi isterken o sni düşünmüyor bile :)
huLYA aynen öyle.. gitsen de hep onunlayken oturduun yere bakiosun..
ordaymıs gbi..
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] senden günler yıllar koparıyo
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] sanki ordaymış gibi..
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] bir de başkasını düşünüyorsa...
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] alev ile gözyaşı damlası arasında kalıyorsun
huLYA filmlerde bile görülmcek gzellikte şeler yaşarken(zannederken)
bitiverio uyanıosn rüyandan bulutlardan düşüosn ..
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] ya yanıp kül oluyorsun
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] ya da ağlamaktan derya deniz..
huLYA sennle yaşadıklarnı bi baskasıla paylasıo
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] aynen..
huLYA sdece sana ait sndıın koku baskasına ait oluo sonnda
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] elleri..
huLYA ve büyük itimalle kıymetni bilmio.. o kokuyu hiç içine çekemeyen bri alio
huLYA sevdiini
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] ve onu gözünün önünde harcıo
huLYA eet :) belki de harcanmak istiolar.. youn duygular korkutuyo onları..
sorumluluk gibi yük gibi gelio
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] ama seninki ona sana yapmadığı
şekerliklerde bulunuyo :)
huLYA anlamiorum sevilmenin neresi kötü
huLYA :) evet
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] şeytan dio
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] çal duvara
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] tut yakasından
huLYA ama yapacak gücü bulabilirsen kendinde
huLYA anca yaralarını sarıosun
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] görsün harcanmayı
huLYA en berbatı da ne bliomusun..
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] ancak belirli bi zamandan sonra işte
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] derin nefrete dönüşüo ne yazık
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] ki
huLYA Gel dese gidebilicek kdr sevmek.. hala geri dönmek istemek
huLYA o çok acıtıo
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] o işte koyuyo insana
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] sicim gibi yaşlar döküyorsun
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] bir de belki gel der diye hayal kuruyorsun ya...
huLYA berbat brşey
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] üstünden yıl geçti hala canımı yakıyor
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] yaşadıklarım
huLYA gecenin bir vakti yataından kalkıp pencereye koşuorsun
belki gelmiştir die.. mantıksız ama gelmediini görünce
de üzülüorsun
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] rüyanda onu görüyorsun
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] aynı anları
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] yaşadıklarınızı
huLYA rüyanda bile mutlu olamiosun çou zaman orda bile canını ykio
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] o anlar geri gelse son yaşananlar silinse diye
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] elini tutmak istiyo
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] kaçırmak istiyorsun
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] ama o an aynen devam edio
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] eskisi gibi
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] sen daha çok yaralanıyorsun
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] ayrılığı yaptıklarını biliyorsun çünkü
huLYA ve sen gözyaşlarıla uyandıında o belki kahkalarla glüo blki adnı
bile unutuo bilemiosun
huLYA snn yasadklarnı yasamıo
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] bilemyorsun ki
huLYA aynı askı yaşadıını sanıosun ama aynı acıyı çekmiosun
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] ister sev ister sevme ama dön artık..
uyanır uyanmaz düşüncemdesin..''
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] öyle bi melankoli ki
huLYA :) ah be bitanem nerelerdesin..''
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] kandırıyorsun kendini
huLYA evet.. :) kendini gerçekten feci kandırıosun
huLYA inanmiosun.. istemio.. ve sensiz mutluu ama
yediremiosun aşk bitebiliomus diemiosn
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] başlangıcı belli olmadığı gibi sonu da yavaştan eritiyo
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] sanki bklio
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] gün gün
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] tek tek koparıo
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] her gün
huLYA ve şundn korkuyorum.. 2 sene boyunca aynı okul
yanyana snıflar.. sevdiin adam.. herşeyini paylastıın
bitanen artık yabancı
huLYA arkadaslarıla kahkaha atarak önnden geçio senin için parçalanio
huLYA gidip günaydın aşkım diemediin için
huLYA bi hiçten ibaret oluosun
huLYA bunu yasamaktan korkuorum
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] yeniden sevme gafleti var
aynı şeyler olacağın biliyorsun
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] insan en iyisi ayrılığı doyasıya yaşamak
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] şu 3 ayda
huLYA :) dön diyecek diye de korkuorum.. dönmekten korkuorum
aynı yaralar ikinciye açılırsa kapanmazlar ki..
ki zaten eksilmiş bi insan eksik bir aşk..
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] ne varsa
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] atmak
huLYA herşey atmışken yeniden karşına cıkıcak
huLYA tekrr göz göze geliceksn
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] o zaman sen güçlü olacaksın
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] onun seni sevmediğini bilerek
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] yine arkadaş kalmak çok zor..
[c=11]•°-CaNSu°•[/c=10] hele yakınken..
huLYA mümkün deil :)

13 temmuz günü- CanSu  

Posted by: yıldızlarabakarak...



bana bir şeyler mi oluyor ne =) şu an şaşırmalardayım.. çok mutlu olup anlatırsan nazar değer derler ama ;) kurtluyum, bari şu halimi yazayım dimi ya ?

pek çok kişiye teşekkürü borç biliyorum.. şu günlerde bendeki garip duygulanmalara az dayanmadılar.. canlarım ya... önce teselli edildim, -ki neden üzgün olduğumu ben kendime açıklamayazken- o gece geç kalmış bir huzurla gece rahat uyudum..

insan kendine de değer vermeli.. bakıyoruz ki, duygularımızı, buluşmalarımızı bir iki gün sonra olsun diyip ertelediğimizde, ertelediğimiz o günleri kendimizden harcıyoruz.. o bir iki gün sonrası ise ancak bir hafta yada bi ay sonra geliyor ne yazık ki.. pek çok şey de değişmiş oluyor.. ne siz aynı kalıyorsunuz, ne de karşı taraf.. o gün alacağımız aynı tadı alamıyoruz.

geçenlerde, oturdum, '' yes man'' i izledim. jim carrey'in oynadığı =) bi hayal kurmadır, bir gazdır uçtum yerimden =) kendime bundan sonraki fırsatları kaçırmamaya dair söz verdim ;)
ben sıkılırken,fırsatlar kendisi geldi... bugünün, bugünkü neşemin mimarları..isteyen üzerine alınabilir.her neyse... :)

tatilim henüz yeni başlıyor ve ben kimseye teşekkür ve özür borcum kalmasın istiyorum.. mutlu olmanın anahtarları ;)
tatil demişken, güzel yanmanın da anahtarını öğrendim ama size söylemiycem nihahaha :P
- o - o - o - o - o - o - o -
duygulara güveniyorum.. içim içime sığmıyor.. hayırlısı hakkımda artık :P çevremdeki insanlar böle şeker şeker 2li dolaşmaya devam ederlerse ben de onlara çekicem, şekerleşicem die korkuyorum :P

yeniden yazmaya başlamak bile :D allahım şekerleşiyorum galiba :P sen bu kuluna yardımcı ol yarabbiii xD
_O_O_O_O_O_O

00:30 AM
abi özleşmişiz yha :) 5i bi yerde olduk xd smileyler (sımayliler: çizgi film karakteri gibi oldu xD )de ordan gelio :D

Gulüm Senseey ;) :P

Söylüyoruz =) - CaNsu  

Posted by: yıldızlarabakarak...


Günler çeşit çeşit, farklı farklı hep. yaşadıklarımızın sonucunda da öyle ilginç sözler çıkıyor ki ağzımızdan.. bazen aklımıza geldiği gibi söylüyoruz ;) ki bazen bunun sonuçları kötü olabiliyor ;)

bazense ne kadar düşünsek de sadece içimizden geçirmekle yetiniyoruz onları.. oysa söylesek belki de bambaşka olacak yaşamımız bundan sonra..

sözlerimizin hepsinin bambaşka hikayesi var aslında. bazen izlediğimiz bir filmden etkilendik, bazense gerçekten hissettik.. aşkı...
uzun uzadıya konuşup yazmak bana göre değil.. kısa olmalı sözler.. zaten duygularımızı yeteri kadar yoğun yaşamıyor muyuz ;)

bazı sözlerse duyduklarımız.. ben onları yazarak paylaşmayı seviyorum...

ARALIK
*kartanesinin buz gibi olduğuna kim inanabilir? içinde olağanüstü sevgi saklı değil midir?? hiç bir kartanesine aşık oldun mu?erir de yokolur diye ona dokunmaktan korktun mu??ondan uzak kaldın mı?.. gerçek sevgi nedir.. arkadaşım..

*şarkılar kifayetsiz kalana dek susmaya devam edeceğim...

OCAK
*o zamandan itibaren hep öyle anılacaktı bende; ama o farketmedi bile.belki farketseydi farkını anlardı ;ama şimdi tek farkı adı...


bazı sözler ise bizimle paylaşılanlar.. ben onları tekrar tekrar okumayı seviyorum...
*Bekliyorum hastanın sabahı beklediği gibi...
Bekliyorum ölünün mezarı beklediği gibi...
Bekliyorum şeytanın günahı beklediği gibi,
ÖYLE BİR HAVADA GEL Kİ VAZGEÇMEK MÜMKÜN OLMASIN!

*pencereden gökyüzünü koklarken fazla bekleme olur mu :D

*gecenin kokusu arada elçi olsun..


bazense gerçekten hissettik.. aşkı... kelimelere sığdırmaya çalıştık anlamlarını, seslenişleri.. duyulduğuna inanmak için kapattık gözlerimizi.. masumca sevilmeyi diledik...
ŞUBAT
*anlamı var ya da yok bütün duygularımı anlamsızlıklar içinde anlaman için yolluyorum sana...lütfen anla..seni çok seviyorum!!!

*umutlar denizinden üzüntüler diyarına geçmek üzereyim neredesin fırtınam?? ah bir savursan beni,gözlerimi açsam kalbinin adasında...

*i wish i were a tear which couldn't move from your eyes...


umudu yitirdiğimiz günler oldu... ama biliyorum; üzüntü öyle yüce bir duygu ki..
ŞUBAT
*gözyaşlarını içine akıt...akıt ki kimse AĞLADIĞINI anlamasın!

MART
*ne yazsam anlamsız;anlamı var ama yine de anlaşılması imkansız!!.

*insanlar neden bir umut bırakıp sonra arkada kalana bakmazlar?
yine de bekliyorum ve yine de bir umut...sessizliklerim içimde çığlıklara dönüşmüşken....yapabileceğim tek şey...bir umut beklemek..!


bazen de sözler kendileri geliyorlar, hangi dilde olursa olsun ;) nasılsa çeviren var :P
AĞUSTOS
*My Life Suffocates
Planting Seeds of Hate
I've Loved, Turned to Hate Trapped Far Beyond My Fate


Yaşamım boğuluyor
Öfkenin tohumlarını ekiyor
Sevdim, dönüştü nefrete
Hapsoldum kaderimin çok ötesinde bir yerde.



yıldızlara bakarak...

Dönmeyecek birini beklemek  

Posted by: bodrumpenceresi


Derin bir iç çekti kadın, serin bir yaz akşamında, camın kenarından uzaklara bakarken. Hiç dönmeyecek birini bekliyordu. Aynı anda başka bir şehirde, beklendiğini unutmuş bir adam, sonsuz gibi duran karanlık denizi seyrediyordu.
Dönmeyecek Birini Bekleyenler!
Şimdi aralarına büyük mesafeler girmiş bu iki yürek, kısa zaman önce sadece birbirleri için çarpıyordu. Biraz daha dayanabilseler, bugün üç yılı bitirmiş olacaklardı. Gözü hep telefondaydı kadının, her arayanı sevdiği adam sanıyor, kalbi hızla çarpıyordu. Vakit geçtikçe umudunu kaybetti. Bir gün daha dönmeyecek birini bekleyerek sona ermişti ve kim bilir ne zaman geçecekti içindeki bu yararsız umut?
Bu yazıyı okuyan kaç çift göz, geçmişte bir yola saplanıp kalmıştır? Bir pencere kenarından, gece demeden, gündüzü görmeden bekleyip durmuş kaç yürek vardır? Ve hala kaçı beklemektedir? Bu yüzden caddeye bakan evleri sevmem ben. O yoldan beklenen hariç herkes gelip geçer. Köşeyi dönen bütün yabancılar, bir an için özlenen kişiye benzerler. Yüzleri seçilmese de uzaktan, boyları, endamı, yürüyüşleri andırır. İnsanın midesine kramplar girer o anda, bir tebessümlü heyecan yerleşir yüzüne, sadece birkaç saniye, geldiğini zannedip sevinir bekleyen. Oysa ne demiştir Yahya Kemal Beyatlı şiirinde: “ Birçok gidenin her biri memnun ki yerinden, çok seneler geçti, dönen yok seferinden..”
Beklemek zaten zor eylemdir ama dönmeyecek birini beklemek nafile bir çabadan öteye gidememiştir hiç. Sevdanın asaletine ne kadar yakışıyor olsa da, bir yaşamı törpülemektir yararsız bekleyişler.
Beklemek, zarif bir ruha, büyük gönüllere yakışır elbette. Kendinden vazgeçerek, soyunarak üstünlüğünden ve egosunu kırarak bekler insan. Kim bilir kaç tohum filizlenir, serpilir, büyür, çiçek açar o zaman aralığında? Uzun bekleyişlere sabrederken, kendisi bekleyiş olur bazen kişinin. Gerçekten sadece bir ümit, bir kavuşmanın sarılma anına bağlı hayallerle mi böylesine inatçı durabilir insanoğlu? Beklemek kadar ısrar ve inatla yapılan başka kaç eylem vardır ki?
Bazen kabullenmek gerekir, dönmeyecek birini beklemek, bir çeşit intihar gibidir. Giden, sevildiği kalbi terk etmeyi seçtiyse, geri gelişi bekleyene daha büyük yaralar açacak demektir.
Her şeye rağmen, yaşamın içinden bir lezzettir beklemek...


Kalbimin sana ihtiyacı var- ALINTIDIR  

Posted by: bodrumpenceresi

Kalbimin Sana İhtiyacı Var Sevdiğim!
İstediklerim aslında o kadar basit ki, belki de bana öyle geliyor. Yaşadığım sıkıntıları üstüne atmak değil derdim. Tam da tersi, bütün hepsini unutmak için sana koşmak istiyorum. Yangın yerine dönen şu kalbimi, aşkınla söndürmem gerek.
Öyle uykusuzum ki gecelerdir, bilemezsin. Sensizliğin parçalayan ağırlığından olsa gerek, sürekli uyandığım huzursuz uykulardan, bedenim yorgun düşüyor. Sen gelsen, kafamı koyar koymaz dalıp gideceğim mutlu bir gecenin özlemini çekiyorum.
Gittiğin her yerde izini sürerek, senin için delice, acınası bir hasretle ardından koşarak, hep bekleyerek, hep özleyerek geçiyor vakit. Ellerimizden kayıp giden şu zamanın geri dönüşü de yok üstelik, bundandır kavuşma telaşım.
Hayatımı şöyle bir gözden geçiriyorum, ne kadar çok ertelediğim umut var. Seni ertelenmişler listesine koymak istemiyorum. Ne varsa yaşanılacak, tadını çıkarsak! Bir filmi izleyip gülsek mesela, patlamış mısır kokusu eşliğinde. Aşkı kıskıvrak yakaladığımız geceleri çoğaltıp, kendimizi sıyırsak bu dünyanın tüm gürültüsünden, olmaz mı?
Bazen aklının içine girmek istiyorum. Ne düşündüğünü bilmek, yüreğinin içine sızarak, ne hissettiğini anlamak ve ne öğrendiysem bugüne kadar, hepsini unutarak, seninle yeniden başlamak ihtiyacındayım.
Aklım, ruhum sende takılı kalmışken, gündelik hayata uyum sağlamak da zor aslında. Dostların kahve sohbetleri, bir film karesi, el ele yürüyen bir çift, gördüğüm her ne varsa, kaçışlarıma daha çok itiyor beni.
Gün olur da usanırsa kalbim, bu uzun ve hiç bitmeyecek bekleyişlerden diye korkuyorum. Senden ayrılmak dert değil, kapatırız bir gece yarısı telefonları, kendimizi bitiririz birbirimizde. Sonra ne olur? Aklım ayrılığı kabullense de, başka bir ten tenime değdiğinde, yüreğim yine ihanet sayar bir yabancının gözlerime bakan gözlerini. Sana ait olmaktan vazgeçmem için, kalbimin bunu kabullenmesi gerekir, yoksa mantığım bitti diye çığlık atsın, ne fayda? Senin adını söylersem sevişirken, gittiğim yerde bir kitap görür ve seni aramak istersem ya da en sevdiğim şarkı çaldığında aklıma yine sen gelirsen, gerçekten senden ayrılmış sayılır mıyım?
Sevdiğim, serin bir yaz gecesinin ortasında gelsen, hiç haberim olmadan, ansızın çalsan kapıyı, karşımda seni görünce gözlerim ışıldasa, sessiz bir çığlık atsam içimden, dakikalar boyunca sarılıp kalsak o kapının önünde. Balkonda bir güzel masa kursam, yanına da bir küçük duble koysam hasrete yakışır diye; sonra sen anlatsan yokluğunda neler yaptığını, ben gözlerinin içinde kaybolarak dinlesem. Ellerimiz kenetlense birbirine, hatta vücudumuz, sabaha kadar sarmaş dolaş uyusak yalnız rüyalara inat. Sen artık gelsen sevgili çünkü bu kalbin sana ihtiyacı var….

Bir sevgililer günü hikayesi Part1 - huLYA  

Posted by: bodrumpenceresi


Yağmurlu bir gündü.. Kızın yeşil gözlerini böylesine ıslatan yağmur muydu yoksa gözyaşları mı.. ayrılığın kimbilir kaçıncı günüydü ne önemi vardı ki .. İlk kavgalarını yağmur yüzünden yaşamışlarken bu kahrolası yağmur gene mi çıkmıştı ortaya.. anlaşıldı sevmiyordu yağmur damlaları genç kızı.. oysa o nasılda severdi yağmurları..

Her şey üst üste mi gelmeliydi.. beraber geçirecekleri ilk sevgililer günüydü o gün.. sevgisiz,sevgilisiz bir ''sevgi''liler günü daha.. ama bu gün diğerlerinden farklıydı.. önceleri sadece yalnız geçen aptal günlerdi onun için 14 şubatlar.. şimdiyse ''ilk'' kez kaybedilmiş bir ''ilk'' aşkın acısını ''ilk'' kez tattığı o '' ilk' sevgililer günüydü.. Üzülmeye hakkı varmıydı ki ?? O değilmiydi yapamayız artık diyen.. belki aptal bir nazdı sadece belki de derin bir korku bunu ondan başkası bilebilir miydi..

Pişmandı evet..çok pişmandı.. Gel dese koşa koşa gidecekti .. ama ne yazık yoktu gel diyen.. dershanesine doğru ıslak adımlarla yürüdü.. ıslak saçlarınaa sıcak gözyaşları eşlik etti ..bir sevgili gibi ısıttı içini gözyaşları..
Dayanamadı aradı sevdiğini.. Yine de ödün veremedi o büyük gururundan .. seni seviyorum özür dilerim diyemedi .. sadece kuru bir konusmada geçen ''buluşalım mı son bi kez konuşalım '' sözleri çıkabildi ağzından..

Dayanamadı sevdiceği geldi yanına.. Onunda mı bulutluydu gözleri ağlamak mı istiyordu sanki o da.. Genç kız bekledi bir şeyler desin diye ama çocuk demedi.. ayrıldık mutlu musun dercesine bakışlarla boş sözlerle ve kısacık bir vedayla ayrıldı ikisi de.. Diyemediler bir şey.. Hiç bir şey diyemediler... (( devam edecek ))

 

Posted by: bodrumpenceresi